NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
حَدَّثَنَا
عَمْرُو بْنُ
عَوْنٍ
أَخْبَرَنَا
شَرِيكٌ عَنْ
قَيْسِ بْنِ
وَهْبٍ عَنْ أَبِي
الْوَدَّاكِ
عَنْ أَبِي
سَعِيدٍ الْخُدْرِيِّ
وَرَفَعَهُ
أَنَّهُ
قَالَ فِي
سَبَايَا
أَوْطَاسَ
لَا تُوطَأُ
حَامِلٌ
حَتَّى
تَضَعَ وَلَا
غَيْرُ ذَاتِ
حَمْلٍ
حَتَّى
تَحِيضَ حَيْضَةً
Ebû Said el-Hudrî
(r.a.)'den merfu' olarak rivayet olunduğuna göre,
Rasûlullah (s.a.v.)
Evtas esirleri hakkında (şöyle) buyurmuştur:
"Gebe olan (esir)
kadınla (çocuğunu) dünyaya getirinceye kadar cinsi münâsebette bulunulamaz.
Gebe olmayan kadınla da bir defa hayız görünceye kadar cinsî münasebette
bulunulamaz.”
İzah:
Tirmizî, siyer; Dârimî,
talak; Ahmed b. Hanbel, III, 62, 87, 321; Beyhakî, es-Sünenü'l-kübrâ, VII, 449.
2155 numaralı hadis-i
şerifin şerhinde Evtas savaşı ve esirleri hakkında yeterli açıklamayı
yaptığımız için birada tekrara lüzum görmüyoruz.
Sözü geçen savaşta
müslümanların eline geçen esir kadınlarla ilgili emirlerinde Rasûl-i Ekrem
Efendimiz onlardan hâmile olanlarla çocuklarını dünyaya getirmelerine kadar,
hamile olmayanlarla da bir defa tam bir hayız görmelerine kadar cinsi
münâsebette bulunmanın caiz olmayacağını haber vermiştir. Dolayısıyla hayızh
olarak ele geçen esir kadınların yarım kalan hayızlannm kendisine yaklaşmak
için yeterli olamıyacağmı, binaenaleyh yeniden tam bir hayız daha görmedikçe
onlarla da cinsi münâsebette bulunulamayacağını ifade buyurmuştur. Ancak bu
hadisin senedinde Şerik verdir. Şerîk ise, cerh edilmiş bir râvidir.